BARTIN İLİMİZ VE DOĞ..


Haber bülteni üyeliği



Ziyaret Bilgileri

[ Cum, 29 Mar 2024 ]
Toplam 18 ziyaret
18 benzersiz ziyaretçi

SANAT FAALİYETLERİ 

GÜZEL SANATLAR- SAHNE SANATLARI

 Müzik
Bartın?da Müzik, sosyal yaşamın vazgeçilmezi; Türküler, Sazlar ve Halk Oyunları da birbirlerinin ayrılmaz parçalarıdır. Eğlence müziğinin başta gelen sazları, Bağlama, Ud ve Kemandır. Halk oyunları ise 18. yy sonlarına kadar davul, zurna ve türküler eşliğinde oynanırken, 19. yy başlarından itibaren genellikle Cümbüş, Ud, Klarnet, Flüt, Kaval, Zurna, Davul ve Darbuka gibi çalgılar ve yine türküler eşliğinde oynanmaktadır. 

1935 yılında açılan Halkevi bünyesinde, Belediye Başkanı Kemal SAMANCIOĞLU ve arkadaşlarının girişimleri ve Ortaokul Müzik Öğretmeni Mustafa Rahmi OTMAN?ın gayretleriyle Bando Takımı?nın kurulması ve müzik çalışmalarında bulunulması, müziğe ilgiyi artırmış ve ciddi müzik çalışmalarını başlatmıştır. Halkevi bünyesinde kurulan ve Terzi, Demirci, Berber, Boyacı, Eczacı gibi değişik meslek gruplarından oluşan Bando Takımı; Halk Evinin kapatılması sonrasında Bartın Belediyesi bünyesine alınmıştır.
Sonraki yıllarda kurulan; Türk Musiki Cemiyeti (1959), Bartın Musiki Cemiyeti (1988), Bartın Sanayi Sitesi Güzelleştirme Derneği Türk Halk Müziği Topluluğu (1993); dernekler bünyesinde müzik çalışmaları yapan önemli Müzik topluluklarıdır.  
İl Kültür Müdürlüğü?nce 1998?de ?Türk Müziği Araştırma ve Geliştirme Topluluğu? ve 2002?de ?Türk Halk Müziği Topluluğu?, yine 2002?de Halk Eğitim Merkezi ?Türk Müziği Topluluğu? ve 2004?te Bartın Belediyesi ?Çocuk Korusu? kurulmuş ve Kurumlar bünyesinde Müzik çalışmalarına katılmışlardır.  

Bu gün Bartın Belediyesi Musiki Cemiyeti, Bartın Belediyesi Çocuk Korosu ve Halk Eğitimi Merkezi T.H.M. Korosu ile Yöresel Müzik Grupları ve Batı Müziği Grupları müzik faaliyetlerini sürdürmektedir. 
1930?lu yıllardan beri devam eden Enstrüman kursları, günümüzde de büyük ilgi görmektedir.

 Sinema  
Bartın?da ilk sinema; 1922 yılında Mehmet Hocazade Hayri Bey (Hayri Giresunlu) tarafından Eski Hükümet konağının yanında bulunan Ahşap bir binada açıldı. Lüks ve gaz lambaları ile aydınlanan Sinema salonunda; asetilen gazı ile beyaz perde üzerinde sessiz resimler gösterildi. 
1927 yılında Hayri Giresunlu tarafından yeniden açılan sinema ve aynı yerde 1929 yılında hizmete giren Belediye Sineması, Cumhuriyet döneminin ilk sesli sinemalarıdır. 1947?de aynı yerde açılan ve zaman zaman konser ve tiyatrolar da gösterilen sinema salonu da diğerleri gibi kısa bir süre sonra kapanmıştır. 
Bartın?ın önemli ticaret erbablarından Alparslan Dervişoğlu ve arkadaşı Seyfettin Tezyüksel, birlikte bir sinema salonu yapmaya karar verirler.  1960 yılında Babadan kalma evi yıkarak başladıkları inşaatı 3 yılda tamamlarlar. 1963 yılında açtıkları 800 koltuk kapasiteli Ferah Sineması?nda İlk gösterime sunulan film, dönemin önemli sinema aktör ve aktristlerinden Göksel Arsoy ve Leyla Sayar?ın başrolünü oynadığı ?Gümüş Gerdanlık? filmidir. 
Uzun yıllar hizmetini sürdüren Ferah Sineması da, 1989 yılında televizyonun etkisi ve sinema sektöründeki sıkıntılar nedeniyle kapanmak zorunda kalmıştır. 1995 yılında Süleyman Karadayı ve iki arkadaşı tarafından kiralanan bu sinema salonu, 1995/2002 yılları arasında Ekin Sineması olarak hizmet vermiştir. 
Bartın?da Şahin Ulusoy ve Necmi Garip tarafından açılan Emek Sineması ile Ulus?ta Sami Ulus tarafından açılan Belediye Sineması; 1960?lı yıllarda yazlık olarak izleyicilerine kapılarını açan sinemalardır. 1961 yılında açılan 1000 koltuk kapasiteli Emek sineması, 1970?li yıllarda geçirdiği yangına kadar faaliyetini sürdürmüştür.


İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü?nce 1995 yılında çok amaçlı salon olarak hizmete açılan Kültür Evi; Tiyatro faaliyetleri ile periyodik olarak düzenlenen Sinema günleri ve Belgesel film günleri gibi kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır. Bartın Belediyesi tarafından Belediye Sosyal Tesisleri yanında yapılan 125 koltuk kapasiteli sinema salonu ise halen çok amaçlı salon olarak kullanılmaktadır.
Günümüzde, Alpaslan Dervişoğlu?nun oğulları Selim ve Ali Dervişoğlu tarafından yenilenerek 2002 yılında hizmete giren Dervişoğlu Sineması; Bartın?ın tek sineması olarak sinemacılık faaliyetini sürdürmektedir.

Tiyatro 
1921 yılında Hilal-i Ahmer (Kızılay) Derneği, Tiyatro oyunları sahneleyerek ?Milli Mücadele? yararına bağış kampanyaları organize etmektedir. Bartın Kaymakamı Hüsnü Beyefendi ve Zonguldak Müfreze Komutanı Cevat Rifat, kampanyaya destek amacıyla Tiyatro Grubu?nu Bartın?a davet ederler. 27.Ocak.1921 tarihinde Bartın Hastanesi Salonunda ?Hilal-i Ahmer?in Vazifeleri? konulu iki perdelik temsil sahnelenir ve elde edilen gelir cepheye gönderilir. 
Bu oyun, Cumhuriyet öncesi yıllarda Bartın?da sahnelenen ilk tiyatro oyunudur. Cumhuriyet tarihimizle yaşıt olan amatör tiyatro çalışmalarını ise 1926 yılında kurulan Lise Gençleri Birliği Derneği başlatmıştır. Lise Gençleri Birliği?nce 1927 yılında sahnelenen ilk tiyatro oyunu, Türkçe öğretmeni Numan Giray?ın sahneye koyduğu Ahmet Vefik Paşanın Molier?den çevirdiği ?Zoraki Tabib? adlı eseridir. 22 Şubat 1935 tarihinde açılan Bartın Halkevi bünyesinde sahneye konulan eser ise Ankara Postası adlı üç perdelik dramdır. Halk Evi, uzun yıllar kültürel faaliyetleri içinde tiyatro çalışmalarını da sürdürmüştür.  

1963 yılında kurulan Güzel Sanatlar Derneği (1963/1972) tiyatro kolu, bu yıllarda birçok tiyatro eserini başarı ile sahneye koymuş, ilk kez Liseler arası tiyatro şenliği düzenleyerek tiyatronun gelişmesine katkıda bulunmuştur. Güzel Sanatlar Derneği?nce sahnelenen Cahit Atay?ın ?Pusuda?  ve Turgut Özakman?ın ?Duvarların Ötesi?  adlı oyunları büyük ilgi görmüş,  Bartın dışına yansıyan etkisiyle turneler yapılmıştır. 
Yine bu yıllarda Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde tiyatro çalışmaları yapıldığı,  Gezginci tiyatroların da turne temsillerini verdiği görülür.

Bartın?da, 1927 yılında başlayan bu köklü kültür ve sanat geleneği; Halk Evi, Dernekler, Halk Eğitim Merkezi ve Bartın Lisesinin çalışmalarıyla günümüze ulaşmıştır.
1991 yılında Kültür Müdürlüğü?nün kuruluşu ile Tiyatro çalışmaları da ivme kazanmıştır. Kültür Müdürü Mehmet Altaş tarafından Müdürlük bünyesinde kurulan Bartın Bölge Tiyatrosu, 15 yılı aşkın süredir Tiyatro çalışmalarını sürdürmektedir.
Bartın Bölge Tiyatrosu?nun ilk sahnelediği oyun, Oktay Arayıcı?nın ?Rumuz Goncagül? oyunudur. Servet Çınçın?ın özellikle yöre geleneklerini konu edinen denemelerinden ?Darısı Başınıza? (1992) ve Bürcük Ana (1993) ile Özkan Köstekçi?nin ?Sandıktaki Ceset? (1992/1993) adlı oyunları ilgi ve takdir gören tiyatro etkinlikleridir. 
Kurulduğundan bugüne, yetişkin ve çocuklara yönelik 20?ye yakın oyun sahneleyen Bartın Bölge Tiyatrosu; çevre illere turneler düzenlemiş, Yurt çapında düzenlenen önemli Tiyatro Festivali ve şenliklere katılmış ve takdir toplamıştır. Tiyatronun Genel Sanat Yönetmenliği Zafer Gecegörür tarafından yürütülmektedir.
Ayrıca, Kültür Müdürlüğü bünyesinde ve Bartın Bölge Tiyatrosu öncülüğünde 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü etkinlikleri, 1994 yılından ititibaren Tiyatro Festivaline dönüşmüş ve 2007 yılında 13.?sü gerçekleştirilmiştir. Geleneksel Festivalde; Devlet Tiyatroları, Yerel Tiyatro Grupları ve birçok il?den Amatör Tiyatro Gruplarının sergiledikleri oyunlar beğeniyle izlenmektedir. 
Kültür ve Turizm Müdürlüğü; Bartın Kültür ve Sanat Derneği ile birlikte Tiyatro Festivali yanında 7/15 yaş çocuklara yönelik drama ve tiyatro kurslarıyla da Tiyatroya katkısını sürdürmekte, çalışmaları takdirle karşılanmaktadır.


1995?li yıllardan günümüze; Bartın Belediyesi Şehir Tiyatrosunun sahnelediği, Servet Çınçın?ın yazıp yönettiği yerel ağızlı oyunlar ile Bartın Belediyesi Genç Sahne Tiyatrosunun Zafer Gecegörür yönetiminde sergilediği gençlik oyunları, beğeniyle izlenmiştir.
Ayrıca, Bartın Belediyesi; 5 yıldır düzenlediği Liselerarası Tiyatro Şenliği etkinliklerinde, Bölge illerinden birçok genç Liseli Tiyatro Gruplarını Bartın?da buluşturarak hem yerel kültürün yaşatılması ve tanıtılmasına katkı sağlamakta, hem de önemli bir Kültür, Sanat ve Gençlik etkinliğini gerçekleştirmektedir.  
       Günümüzde; İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü bünyesindeki Bartın Bölge Tiyatrosu, Bartın Belediyesi Şehir Tiyatrosu ve İl Gençlik ve Spor Müdürlüğü Gençlik Merkezi Tiyatro Grubu ile Bartın Kültür ve Sanat Derneği bünyesindeki Bartın Sanat Tiyatrosu; Tiyatronun gelecek kuşaklara aktarılması ve sürdürülmesine katkıda bulunmaktadır. 
Ayrıca, İl Emniyet Müdürlüğü bünyesinde görevli polislerden kurulu Polis Tiyatro Gurubu hazırlıdıkları değişik oyunları polis haftalarında halka sunmakta, Başka Kültür Evi Derneği Tiyatro Gurubu ise sahnelediği özellikle kadın konulu oyunlarla Tiyatro çalışmalarına katılmaktadırlar.  

HALKEVİ?NDE ?AYŞEM? PİYESİ VE NİSA SEREZLİ
1942 yılında Halkevi Piyes kolu Ayşem isimli piyesi sahneye koydu. Oyunda, Hasan Bayrı, Necati Altıparmak, Kemal Birgücü, Zeki Torlak, Hayrullah Yüce, Nihat Şivet ve Abdullah Yüce ile cesur bir kız olan Nurinisa Hanım da rol aldı. 
Babasının görevi nedeniyle iki yıl Bartın?da kalarak Halkevi çalışmalarına katılan Nurinisa Hanım, günümüzün ünlü Tiyatro Oyuncusu Nisa SEREZLİ hanımdı. Bunu, 50 yıl sonra Nisa SEREZLİ hanımın Bartınlı dostlarına gönderdiği selam ve ?Beni orada Hayrünnisa olarak bilirler, ilk sahneye çıkışım orada oldu. Bartın Halkevi, mesleğimde benim okulum.? İfadelerinin yer aldığı, Nihat Şivet?in 2000 yılında Bartın Gazetesi?nde yayınlanan anı yazısından anlıyoruz. 
10.1.4. Opera-Bale-Dans
Bartın il Merkezinde Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Bartın Belediyesi bünyesinde değişik dönemlerde çocuklara yönelik olarak düzenlenen ve büyük ilgi gören Bale kurslarının gelecek yıllarda da sürdürülmesi planlanmaktadır. 

Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü?nce açılan Latin Dansları kursları da ilgi görmektedir. 

PLASTİK SANATLAR 

Resim
Bartın?da resim çalışmaları; İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü bünyesinde ve Özel Atölyelerde sürdürülmektedir. Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi de sanat eğitimi veren tek kurumdur. İl?deki bu çalışmalar resme olan ilgiyi artırmaktadır.

Heykel- Ebru-Tezhip- Hat- Minyatür

Bartın?da yapılan ilk Heykel, ATATÜRK Heykelidir. Bartın Orta Mektebi Resim öğretmeni Lütfi Aytaçoğlu ve öğrencilerinden Muhsin Çekiç tarafından Okulun Atölyesinde yapılmıştır. 
Atatürk Anıtının yapımı; 1936 yılının Temmuz ayında kurulan Atatürk Anıtı Yaptırma Komisyonu?nca gerçekleştirilmiştir. Komisyon, Jandarma Komutanı Zeki Aladağ Başkanlığında, Belediye Reisi İbrahim Gökbayrak, C.H.P.  Reis Vekili Ziya Uğur, Ticaret Odası Başkanı Mahmut Bankoğlu ve Bartın Gazetesi Sahibi ve Başyazarı Cemal Aliş?ten oluşmuştur.
Bartın tüccarlarından Faik Alemdar, Mehmet Papuçcuoğlu, Lütfi Balık, Halil Yirmibeş, Mehmet Okur, Hasan Altınok, Ahmet Kanbur, Hüseyin Hetemekçi, Sabbek Sayar, Hanife Altun, Muharrem Rize ve Mehmet Pala maddi yardımda bulunarak anıtın yapılışına katkıda bulunmuşlardır.
1936 yılında yapımına başlanan Büst, 1937 yılında tamamlanmış ve o zamanki Orta Mektebin önünde çevre düzeni yine aynı öğretmen ve öğrenci tarafından hazırlanan alana yerleştirilmiştir. Anıtın açılışı, 31 Mayıs 1937 tarihinde düzenlenen bir törenle Zonguldak Valisi namına mektupçu Hilmi Uluğ tarafından yapılmıştır.
Anıt,  daha sonraki yıllarda yıkılan o günkü Orta Mektep binasının yerine yapılane Bartın Lisesi önündedir. 

İl?de Ahşap Heykel yapımı amatörce sürdürülmektedir. 
Günümüzde, Güzel Sanatlar Lisesi bünyesinde Heykel çalışmaları yapılmaktadır. Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü bünyesinde zaman zaman açılan Ebru-Tezhip-Hat-Minyatür ve Seramik kursları büyük ilgi görmüştür.  

Metal ve Taş İşlemeciliği 

Taş Sac Yapımı  

200 yıllık tarihsel geçmişe sahiptir. Çabuk ısınma ve ısıyı hemen iletme özelliği bulunan Saclar; Ekmek ve Yufka Sacları ile Kızartma Tavası olarak imal edilmektedir.
İlimizde, sadece Kurucaşile ilçesinin Karaman köyünde yapılmakta olup, hammaddesi olan taş-maden de yine sadece Karaman Köyü?nde bulunmaktadır.

GELENEKSEL EL SANATLARI

Telkırma        
17.yy?dan günümüze ulaşan el emeği Telkırma; yüzyılların çok değerli desenlerini gümüş pırıltılı ışıklarla yansıtan nadir el sanatlarımızdandır. Dokuma siyah veya beyaz tül üzerine gümüş tel işleme olarak yapılmakta; adını işleme sırasında kullanılan gümüş telin El ile kırılarak koparılmasından almaktadır. 
Geçmişte daha çok çarşaf, yatak örtüsü, yastık örtüsü, kırlent, karyola eteği, bohça, çeşitli boyda örtüler vb. ürünler üzerinde kullanıldığı bilinmektedir. 
Günümüzde ise bu tekniği; oda takımlarında, yatak takımlarında, yemek ve çay takımlarında, dış giyim ve giyim aksesuar ürünlerinde uygulamak mümkündür. Özellikle her türlü balolarda ve özel günlerde kullanılan şal ve giyim aksesuarları ilgi çekmekte ve Uluslararası alıcıları bulunmaktadır.  
?        Oda takımlarında; masa örtüleri, panolar, kırlentler, çeşitli büyüklükte örtüler, tuvalet takımı örtüleri, abajurlar, kutular vb. ürünler,
?        Yatak takımlarında; yatak örtüsü, kırlent, bohça vb. ürünler, 
?        Yemek ve çay takımlarında; tepsi örtüleri, amerikan servisleri vb. ürünler,
?        Dış giyimde; fantezi elbiseler, bluz, pantolon vb. kıyafetler,  
?        Giyim aksesuarlarında; çanta, gözlük kılıfı, kemer, eşarp, fular, şal, etol, şapka, mendil, vb. ürünler, 
?        Duvar aksesuarlarında; portre, çiçek vb motifli tablolar,

Bartın?da yaygın olarak üretilen ürünlerdir. 

Yüzyılların karakteristik desenlerinin işlendiği Telkırmalar; Bartın işi olarak da bilinir. Ülkemizde sadece Bartın?da üretilirken, son yıllarda bazı illerimizde de üretildiği görülen Telkırma?nın ?Coğrafi İşaret? tescil işlemleri sonuçlanmak üzeredir. 

El İşlemeleri
Bartın halkının yerli zevkini ve yaratıcı gücünü, 17. yy?dan günümüze önemini oldukça yitirerek de olsa ulaşabilen el işlemelerinde bulmak mümkündür. Eskiden ev eşyası, giyim ve aksesuar olarak işlenen el işlemeleri; desenlerine göre isimler alır, kenarları da Bartın işi kenarsuyu ile süslenirdi. Bugün de mihraplı, yıldız, bağ yaprağı, karanfil, lale, gül, kaymak tabağı, değirmen taşı, sarhoş sokağı, kilim ve halı deseni gibi karakteristik desenlerin Gergef adı verilen tezgahlarda veya kasnakta yapılan işlemeleri görmek olasıdır.
Giyim ve aksesuarlar: Uskufa ve Kutnu yelek üzerine yapılan işlemeler, yazma, şal, gece çantası ve fantezi giyimler.
Ev eşyası: Ev eşyası olarak yapılan işlemelerin başlıcaları; yatak, yastık, çarşaf, bohça, peşkir (Havlu), karyola eteği ve sofra takımlarıdır 

Yazmacılık 
Yazma, Bayanların başörtüsü olarak kullandıkları desenlendirilmiş kumaşlardır. Yazmacılıkta genellikle pamuklu kumaşlar kullanılır. Desenleme işlemi, ya el ile kağıt üzerine çizilen motiflerin kumaş üzerine doğrudan kopyalanarak veya önceden yine el ile motiflerin üzerine çizildiği tahta kalıpların kumaşa uygulanmasıyla yapılır. 
 Bu sanatın teknik özelliği ince kalemle başlanıp sonra kalıba çevrilmesidir. Yazmacılıkta üç ana teknik kullanılmakta, Yazmalar da bu isimlerle anılmaktadır. Bunlar; ?Kalem işi?, ?Kalıp kalem işi? ve ?Kalıp işi?dir.  
En makbul yazmalar birer sanat eseri diyebileceğimiz "Kalem işi" yazmalardır. Bu tür yazmalar günümüzde artık hiç yapılmadığı gibi eski örneklerine de ender rastlanmaktadır. 
Bartın'da Yazmacılık, 1890 yılında Trabzon'dan gelen Dursun DEDE tarafından başlatılmıştır. O yıllarda köy nüfusunun yoğunluğu nedeniyle Yazmacılığın uzun yıllar rağbet görmesi, bölgeye çeşitli ustaların gelmesini sağlamış ve günümüze kadar taşınmıştır. 
Bu sanatı Trabzon?da yaşayan bir Ermeni?den öğrenen Dursun DEDE bu işi on yıl kadar sürdürmüş ve yaşlılığı nedeniyle bırakmıştır. Daha sonra İstanbul'dan gelen KİRKOR usta ve David usta ile Sayın Ersöz Bartın'da yazmacılıkla uğraşan ve gelişmesini sağlayan ustalardır. 
Sayın ERSÖZ; 1946 yılında Bartın?a gelen David Ustanın 3 yıl çıraklığını yapmıştır. Bu sanatın Bartın'daki son temsilcisidir. 23 yıl ağaç baskı, 3 yıl da serigrafi baskı tekniği İle yazmacılık sanatının Bartın' da son temsilcisi olmuştur. 1966 yılında İstanbul Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okuluna Baskı Teknikleri konusunda seminerler vermesi İçin davet edilmiş, bilgi ve birikimini sanatçı adaylarına aktarmıştır.

Dokumacılık
Bartın?da makine işçiliğinin yayılmasından sonra eski önemini yitiren ve kaybolmaya yüz tutmuş diğer sanatlardan biriside dokumacılıktır. Bugün Kumluca, Kozcağız ve Kurucaşile?nin kırsal kesimlerinde sürdürülmekte, etnografik değerleri olan ve yöreden temin edilen eski dokuma el işleri de Amasra Müzesinde sergilenmektedir.
10.3.5. Ağaç Oyma- Süsleme İşleri (Çekicilik) 
Tarihi, 17.yy?a dayanan ağaç oymacılığı, bugün Amasra ve köylerinde sürdürülmektedir.  Amasra?da Çekiciler Sokağı?nda Ihlamur, Şimşir, Dişbudak, Ceviz, Kiraz ve Kızılağaç gibi ağaçlar kullanılarak yapılan hayvanlar, çerez takımları, isimlik, anahtarlık, resimlik, leylek gibi kuş figürleri, Ayetler ve güzel sözler yazılı levhalar ile kaşağı gibi eşyalar satılmaktadır.
Evliya Çelebi Seyahatnamesinde, Amasra halkının dağlardan kestikleri Şimşir ve Ihlamur ağaçlarından yaptıkları oyma-işleme ağaç eşyaları satarak geçimlerini sürdürdüklerini yazmaktadır.  Ayrıca, Osmanlılar ve Cumhuriyetin ilk dönemlerinde mısır koçanı yaprakları kullanılarak örülen zincir, hasır şapka ve patik örmeciliği, günümüzde çok az da olsa görülmektedir.

Gemi Yapımcılığı
Bartın?da gemi yapımcılığının geçmişi, yaklaşık 400 yıl öncesine dayanır.  Kaynaklarını en verimli şekilde kullanan yöre insanı, zengin orman ürünlerinden yararlanırken, bunu sanatla bütünleştirmesini de bilmiştir.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi?nde (Cilt-3, sayfa-261) ve Ulus?lu İbrahim Hamdi?nin ( Yıl-1738 ) Atlas isimli kitabında; Bartın ve Amasra?da Kalyonların yapıldığı yazılıdır. Osmanlı Donanmasının Kadırga ve Kalyon ihtiyaçlarını karşılayan Bartın, Amasra ve Kurucaşile (Tekkeönü, Kapısuyu ) tersanelerinde yapılan gemilerin Mavna, Yelkenli, Gulet, Çektirme, Bumbarta ve Martiko gibi çeşitleri olduğu yine yazılı kaynaklardan anlaşılmaktadır.  Ayrıca; Bartın?da Gazhane Burnu ile Orduyeri Köprüsü arasında ve Irmak kenarında (Tersane Caddesi) faaliyet gösteren yıllık 40-50 gemi kapasiteli tersanelerin de 1950 yıllarına kadar varlıklarını sürdürdükleri bilinmektedir.
1914-1918 yılları arasında hükümet adına olmak üzere ortalama 80 tonluk 300 adet mavna imal edilmiştir. 1918-1920 yılları arasında da mavna, gulet ve çektirme yapımı devam etmiş, her yıl 50-60 gemi yapılmıştır. Bu dönemde Gemiler, armalı (donanımlı) yada armasız (donanımdan yoksun, yalnızca tekne) olarak yapılmaktaydı. Armalı gemilerin direk, yelken gibi donanım malzemeleri bulunurdu. 1914 yılında 100 tonluk armalı bir mavna 200 Osmanlı altın lirasına, armasız mavna ise 100 Osmanlı lirasına yaptırılıyordu. 150 tonluk gulet armalı olarak 300 Osmanlı altın lirasına, armasız olarak 150 Osmanlı lirasına yapılmaktaydı. 

Babadan kalma aletlerle ve babadan oğula öğretilerek günümüze ulaşan bu sanat; teknolojik gelişmelerle bütünleşerek geçerliliğini korumakta, zaman zaman nostaljik eklemelerle süslenen çoğu önemli parçalar eski aletlerle sadece el emeği ve ustalıkla yapılmaktadır.

Günümüzde gemi yapımcılığı, Ahşap Tekne ve Yat Yapımcılığı olarak Merkez ve Kurucaşile ilçemizin Kapısuyu ve Tekkeönü köylerindeki tersanelerde sürdürülmektedir.

Editör Bilgileri

KBB UZMANI


Editöre Ulaşın

En Son Güncellenenler

ikinci-jeanpaul
freebsd
apiterapi
aramamotorlari
uyku
kazimkoyuncu
peyzaj

Uzerine.com Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa | Gizlilik Sözleşmesi | Üye Girişi